5 Kasım 2010 Cuma

begotten




sanat nedir? sanat ne içindir bla bla bir çok soru hala cevapsızken sinemanın ne kadar sanat içinde olduğunu da irdelemeden edemiyor insan. bazı filmler var ki canım, sadece çocuğa verilen ucuz şeker gibi. sırf sussun diye ağzına sokulmuş... kaldı ki "böyle filmlerin varlığı sinemanın sanatsal duruşunu nasıl etkiler bunu konuşmak lazım birileriyle" diyerek konuyu aslında sinemanın tarzları üzerinde gezintiye çıkmak isterken " gore" tarzına takılıp kalan biri olma yolunda ilerleyen biri olarak okuyan , okumayan bir gün belki bu yazıya göz atacaklara BEGOTTEN adlı kimine göre "insanlığın masumiyetine tecavüz eden " kimine göre sinemanın deneyselliğinin ilk yapıtı olan kimisi için siyah beyaz bir kült film olarak görülen eserden bahsetmek istiyorum.

1991 edmund elias merhige yapımı 75 dakikalık film ya da sürrealist görüntülerin birbirini kovaladığı bir görsel malzeme...

yaradılışı kendi düşünceleri arasında bize anlatan yönetmen filme ;
"language bearers, photographers, diary makers
you with your memory are dead, frozen
lost in a present that never stops passing
here lives the incantation of matter
a language forever."

"like a flame burning away the darkness
life is flesh on bone convulsing above the ground." sözleriyle başlıyor ki o sözlerin geçişi filmin ben geliyorum geliyorum ulennnnnnn diye haykırışları gibi.

diyalog yok, film müziği de aramayalım en gotiğinden. bazen insanı rahatsız eden bir sinek sesi, sazlıklar, börtü böcek ve biraz su sesi sanki...

film de tanrı, toprak ana,insan ve başka yaşamlar var. o başka yaşamların mamına koyasınız geliyor , küfürler sacasınız geliyor filmin sonuna doğru, kaldı ki onlar size koyuyor, onlara bişi olduğu yok.

daha filmin başında iç organlarını garip bir aletle deşip kendini öldüren, bir tanrı; size ne oluyor lan tepkisi verdiriyor. siyah beyaz olduğundan adam neyi kesiyor nasıl kesiyor anlamıyorsunuz ama o elinin hareketi feci etkiliyor izleyeni.

kendini öldüren tanrı'nın cesedine önce oral yapıp, ardından spermlerle kendine mastürbasyon yaparak hamile alan toprak ana, yüzündeki maskesi ve başı yukarı bakar şekildeki haliyle bir sürü soru işareti sokuyor kafanıza.

toprak ana ve kendini öldüren tanrı'nın çocuğu olarak dünyaya gelen insan'ı görüyoruz ki ahh o evladcığın başına gelen belki de bir şekilde hepimizin başına geliyor başka formlarda.

ve son olarak da, oğlunu korumaya çalışan toprak ana'ya tecavüz edip onu parçalayan diğer yaşamlar var ki demiştim değil mi onlara küfür ediyoruz ama işe yaramıyor diye...


rahatsız bir film, görüntüler siyah beyaz olduğundan anlaşılır gibi değil. ben buna 1 saatimi vermem diyebilirsiniz ama bence hiç olmadı youtube de begotten adı altında bazı metal grupların şarkılarının klibi halinde kullanılan görüntülere göz atın. seveceksiniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder