5 Eylül 2009 Cumartesi

baba

ağzından çıkan her kelime anlamlı olan insan.
niye korkulur ondan bilemiyorum? niye hiç sarılamaz insan doya doya? ya da neden babadan gizli yapılır herşey? niyedir bu yalanlar gizlenmeler?
bir üstad demiş ya babamı sevmediğim halde yokluğuna dayanamıyorum sevenler nasıl dayanıyor bilmiyorum diye
düşününce durumlar ciddende öyle. bunca yıl korktuğumuz inatlaştığımız hatta aylarca konuşmadığımız o baba' nın ölüm gerçeğiyle tanıştığını düşünmek niye canımızı acıtır? nedir onu bize özünde sevme durumuna götüren.
ben asi kızıyımdır babamın. sevmez sanırdım yıllarca. 6 ay konuşmadığımız oldu. 6 ay sonunda ise bir sorusuna evet bile diyemedim ağzımdan o kelime bile çıkamamıştı. suskun olmayı ona karşı nasıl da kendimi alıştırmıştım. hala asi kızıyıp sorun çıkaran, maddi olarak hala onu tüketen kızıyım. ama kep törenimi anımsıyorum bitti baba demiştim. lakin hala okuyorum sanırım bitmemiş baba hala benim için çalışıyorsun. sevmediğini düşündüğüm kişi hala benim için çabalıyor. ne garip bir kaosun içine girip sarılamamışım ona. şimdi vaktim var ama 24' ten sonrada kucağına oturulmuyor, sarılınmıyor.
keşkelerim olmasaydı keşke.
keşke baba denilen sıfatlı isim korkutmasaydı bizleri, sarılmak olsaydı hep, güzel sohbetler olsaydı . ve bir baba kız yaşayabilseydi hikayelerde anlatıldığı gibi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder