27 Nisan 2012 Cuma

özlemek diye bişi varmış

fiil miydi yoksa isimden türeyen bir kelimemiydi diye düşünüyorum. önce özlem mi vardı yoksa özlemek mi? hangisi kimden türemişti. birini özlemek ne kadar anlamlı ve aslında acıydı? insan ne hissettiği için bir şeyin yokluğu derin can sıkıntısı yapardı ki? düşünüyorum, düşünürken özlediğimi fark ediyorum. hangi satır arasına gömüp ne anlam yüklüyorum bilmeden özlüyorum. özlemek hayatın içine akışırken aslında kendi bedeninize , ruhunuza bir set örmek gibi. bir sınır çizmek... onsuz tadı yok buraların, bira mı o neden sarhoş etmez onla olduğu gibi? şarkılar mı onlar artık yoklar, hepsi onda kaldılar... beden yorma aracı bence özlemek. ruhu anılarla çatır çatır sikmek bir bakıma. acımadan böyle. ah şimdi o olsaydılara kendini vermek. bir güzel bu cümleyle kendini yemek bitirmek. nefret etme eşiğine gelmek ondan ama aslında daha bir derine sevmek. özlemek iki arada kalmak gibi bir şey oluyor o an işte. sırf eksikliğini hissedip üzüldüğünüz için nefret edebilirsiniz birinden ama sırf onun verdiği lezzeti yeniden yaşamak için daha bir seversiniz. özlemek bir fiil olabilir eğer cümlenin öznesi sizseniz ve nesne özneden daha değerli olduğunda...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder